SAĞLIKLI YAŞAM ÖNERİLERİ
Sağlıklı Olmak için Neler Yapmalıyız Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Sağlıklı olmak için öncelikle vücut temizliğimize dikkat etmeliyiz.
Düzenli olarak banyo yapmalıyız.
Tırnaklarımızın kısa ve temiz olmasına dikkat etmeliyiz.
Yemekten önce ellerimizi yıkamalıyız.
Yemeklerden sonra ve özellikle yatmadan önce dişlerimizi fırçalamalıyız.
Vücut sağlığımız için;
Düzenli olarak spor yapmalı sağlıklı ve dengeli beslenmeliyiz.
Uykumuzun düzenli olmasına dikkat etmeli erken yatıp erken kalkmalıyız.
Aşılarımızı yaptırmalıyız.
Meyve ve sebzeleri yemeden önce bol su ile yıkamalıyız. Yiyeceklerin temiz olmasına dikkat etmeliyiz.
Terliyken su içmemeliyiz.
Açıkta satılan yiyecekleri yememeliyiz.
Sigara ve alkol gibi zararlı maddelerden uzak durmalıyız.
Anne ve babalarımızın izni olmadan hiçbir ilacı kullanmamalıyız.
Kazaya neden olduğu için;
Kibrit çakmak gibi yakıcı; bıçak makas gibi kesici maddelerden uzak durmalıyız.
Elektrik prizleriyle oynamamalıyız.
Caddede oyun oynamamalı bisiklete binmemeliyiz.
Arabaların camlarından sarkmamalıyız.
TERLİ TERLİ SU İÇMEYELİM
Ece o sabah her yeri ağrıyarak uyanmıştı ateşler içindeydi. Ece'nin bu halini fark eden annesi elini onun başına koyarak ateşini ölçmeye çalıştı.
Ece'nin ateşi çok yüksekti ve doktora götürülmesi gerekiyordu. Ece doktordan o kadar çok korkuyordu ki! Ama doktora gitmeliydi. Çünkü "Ya bir daha okula gidemezsem arkadaşlarımı ve öğretmenlerimi göremezsem" diye korkuyordu. Bir an önce iyileşip okuluna dönmek istiyordu.
Doktor Kemal Bey Ece'yi muayene ederken Ece bir taraftan da doktordan korkmanın ne kadar anlamsız olduğunu anlamıştı.
Çünkü doktor amcası sadece dereceyle ateşini ölçmüş boğazına bakmış ve göğsünü dinlemişti. Eceaslında hastalığının nedenini de biliyordu. Annesi ve öğretmeni ona sık sık "Terliyken su içilmezhastalanırsın" dediği halde o dün okulda çok koşmuş çok terlemiş ve sonrasında da soğuk su içmişti. Şimdi de hastaydı işte. Bu söylenenleri yapmadığı için çok üzülmüştü Ece. Bu hastalık ona bir ders olmuştu. Neyse ki Ece doktor amcasının yazdığı ilaçları düzenli olarak kullanmış iyice dinlenmiş ve birkaç gün sonra okuluna dönmüştü. Ece artık iyileşmişti. Arkadaşlarına ve öğretmenine kavuştuğu için çok mutluydu.
AKŞAM OLUNCA ERKEN YATALIM.
Onur çoğu kez akşamları geç saate kadar otururmuş ve televizyon seyredermiş. Annesi ise Onur`u sürekli:
-"Oğlum saat geç oldu yarın okulun var hadi artık yat" diyerek uyarırmış. Onur annesinin bu sözlerini hiç dinlemez ve her defasında bir bahane bularak geç saatlere kadar televizyon seyredermiş. Onur bir sabah okula gitmek için kalktığında kendisini yorgun ve halsiz hissetmiş. Okulda öğretmeninin anlattıklarını dinleyememiş ve ödevlerini yapamamış bu yüzden derslerinden geri kalmış. Onur'un bu durumu annesini ve babasını da çok üzmüş. Annesi Onur'a:
-"Eğer erkenden yatıp düzenli uyusaydın kendini yorgun hissetmeyecektin ve derslerin de kötü olmayacaktı" demiş. Onur annesini dinlemediği için çok üzülmüş. Bundan sonra her gün düzenli olarak uyumuş ve geç saatlere kadar televizyon seyretmemiş. Böylece sabahları kalktığında kendini yorgun hissetmemiş ve derslerini dinleyebilmiş.
KİTAP EN İYİ DOSTUMUZDUR
Hülya kitap okumayı çok severmiş. Boş zamanlarını sürekli kitap okuyarak yeni bilgiler öğrenerek geçirirmiş. Hülya'nın arkadaşı Cem ise hiç kitap okumaz boş zamanlarını bilgisayarın başında oyun oynayarak harcarmış. Bir gün Cem doğum gününü kutlamak için Hülya'yı ve diğer arkadaşlarını davet etmiş. Arkadaşları Cem'e oyuncaklar bilgisayar oyunları hediye etmiş. Hülya ise Cem'e bir hikaye kitabı almış.
Cem Hülya'nın hediyesiyle hiç ilgilenmeden hemen yeni bilgisayar oyunlarıyla oynamaya başlamış. Bir gün Cem`in bilgisayarı bozulmuş. Cem oynayacak oyun bulamadığı için çok sıkılmış. Odasında kendisine yeni bir oyuncak ararken Hülya'nın ona doğum gününde hediye ettiği hikaye kitabını bulmuş. Önce "bir iki sayfa okur sonra da sokağa oynamaya giderim" demiş ama kitabı okudukça çok hoşuna gitmiş . Kitaptaki hikayelerin hepsi birbirinden güzelmiş Cem okudukça yeni yeni şeyler öğreniyormuş. Kitabı bitirince "keşke daha önce bilgisayar oynamak yerine kitap okusaydım. Kitaplar oyunlardan daha güzel hem de çok eğlenceli. Bundan sonra ben de hep kitap okuyacağım" demiş. Hülya da arkadaşı Cem`in kitap okumaya başladığını duyunca çok sevinmiş. Ona kendi kitaplarından ödünç vermiş. Bundan sonra Cem daha az bilgisayar oyunu oynamış kendisine yeni kitaplar almış ve vaktini boşa harcamamış.
SaĞlik & Spor
Sağlıklı olmak insan mutluluğunun en öncelikli parçasıdır. Sağlıklı olmadığımızda yaşam kalitemizde düşüş olduğunu ve hatattan yeterinde zevk alamadığımızı hisederiz. Sağlık genellikle kendiliğinden var olan bir durum olarak algılanır. Oysa ki sağlığımızı korumak için çaba göstermemiz gerekmektedir.
Sağlıklı bir yaşam için alınması gereken önlemlerin pek çoğu günlük yaşamımızda uygulamamız gereken küçük ve kolay çabalardan oluşur. Nerede olursa olsun günlük yaşamı düzenleyen bazı temel kuralların bilinerek uygulanması sağlığın korunmasını ve diğer bireylerle paylaştığımız yaşamı kolaylaştırır. Bu kurallardan en önemli bazıları temizlik sağlıklı beslenme bedensel ve zihinsel çalışma düzenli yaşam sigara alkol uyarıcı ve uyuşturucu maddelerden uzak durma kazalardan korunmasorunlarla başa çıkmada doğru ve uygun yöntemler kullanmadır.
Spor ise bir çok derde deva...
Spor yapan çocuklar enerjilerini sporla boşalttıkları için dersin başına oturduklarında daha verimli çalışır ve boşa vakit geçirmezler. Yaşıtlarına göre daha az hastalıklara yakalanır ayrıca daha çabuk iyileşir. Takım ruhuna sahip oldukları için de yalnızlık hissetmez ve kendilerini dinleyecek bol zamanları kalır. Gençlik döneminde de bu çağın dinamizmini sporla değerlendirdikleri için alkol ve sigaradan uzak kalırlar. Gençliğin aşırı heyecanını spora aktarmak olaylara yaklaşımlarda daha serinkanlı olmayı sağlar. Aynı zamanda gençler için çok gerekli olan kendine güven duygusu ve ifade yeteneği artar. Yediklerine içtiklerine ve uykularına dikkat ettikleri için de iyi beslenir.
Bilinmesi Gerekenler
Acıya Hazırlıklı Olmak
Eğer parmağınızı sıcak bir ocağa değdirirseniz canınızı yakacağını bilirsiniz. Eğer önceden acının çok kötü birşey olmadığına yeterince kendinizi inandırırsanız çok fazla acı çekmeyebilirsiniz.
Yeni bir çalışmaya göreşiddetli acıya tepki veren beyin aynı zamanda acının önceden geleceğini sezerek ona göre tepki vermektedir.
Wake Forest üniversitesinden araştırmacılar yaşları 24 ile 46 arasında 10 gönüllü ile çalıştılar. Her gönüllü 20 saniye ara ile sağ bacaklarının ısısını düşürecek atış yapan aygıtalara bağlandı. Isının üç farklı derecesi vardı bunlar ılımlı orta yada bacakta acıya yol açacak düzeydeydi ancak yakma yada zarar verecek boyutta değildi.
Eğitim sırasında gönüllüler bir atışın yoğunluğu ile ısı ve ses arasındaki zamanın uzunluğunu birleştirmeyi öğrendiler. A-7 saniye ara ısının ılımlı olacağını ifade ediyordu.A-15 saniye ara ısının orta derecede acı vereceği anlamına geliyordu.A-30 saniye arkadan gelen acının güçlü olacağı anlamına gelmekteydi. Bir yada 2 gün sonra gerçek deney başladı.Beyindeki kan akışını ölçen bir alete bağlıykengönüllere 30’ar tane ısı atışlı denemeye yapıldı.
Araştırmacılar gönüllüler yüksek acı beklediklerinde beyindeki öğrenme hafıza duygu ve dokunma duyularında karmaşıklığın daha fazla olduğunu olduğunu gördüler. Bu durum gönüllüler acı hissettiklerinde çoğunlukla benzer alanlarda aktif hale geliyordu.
İlginç olan gönüllüler az yada orta derecede acı bekleyip güçlü acı hissettiklerinde % 28 yüksek acı bekleyip gerçekten hissettiklerine oranla daha fazla acı duyduklarını bildirdiler. Diğer yandan gönüller çok fazla acı beklediklerinde gerçekten çok fazla acı duymuyorlardı.
Bu yeni çalışma acı da fiziksel ve psikolojik unsurların her ikisinin de olduğunu göstermektedir. Beyinde ve zeka da acının nasıl işlevi olduğunu anlamak bilim adamlarına acının tıbbi zararlarıyla mücadele etmede doktorlara yol gösterebilir. Ve sizin tekrarlanan aşılarınız acısız olabilir.
Bilinmesi Gerekenler / Acil Servis
Eğer parmağınızı kırsanız yada ağaçtan düşseniz ne yapardınız? Ya da gece aniden rahatsızlansanız ve doktorunuza ulaşamazsanız?
Böyle durumlarda size en yakın hastanenin acil servisine gidebilirsiniz. Acil servisteki doktor ve hemşireler kırık kesik yüksek ateş gibi acil yardıma ihtiyacı olan hastalar için tüm gece çalışırlar.
Birçok acil servis iki bölüme ayrılmıştır:doktor sizi çağırana kadar oturacağınız bekleme odası ve tedavi odası. Tedavi odasında muayene olacağınız bir yatak ve ailenizin size eşlik etmesi için bir iki sandalye bulunur. Nefes almada güçlük çektiğiniz durumlarda kullanılmak üzere oksijen tüpü vardır. Ayrıca dikkatinizi çekecek buna benzer başka aletlerle de karşılaşabilirsiniz.
ACİLE GİTMEK
Aniden rahatsızlandığınızda yada kaza geçirdiğinizde aileniz sizi arabayla acil servise götürebilir fakat hastaneye çok hızlı gitmek zorundaysanız ambulans çağırabilirsiniz. Ambulanslar hastaları hastaneye daha çabuk getirirler. Ambulans aracındaki siren trafikte yolu kolayca açıp sizi kolayca hastaneye yetiştirebilir.
Acil serviste karşılaşacağınız ilk kişi hemşire olacaktır. Yaşadığınız rahatsızlığı size sorduktan sonra ateşinizi ve tansiyonunuzu ölçecek daha sonra da kalp atışlarınızı kontrol edecektir. Sonrasında doktor sizi çağırana kadar bekleme odasında oturmanızı söyleyecektir.
Doktor sizi muayene edecekailen ve seninle tedavi hakkında konuşacaktır. Eğer tekrar ateşinizin ölçülmesine veya dikiş atılmasına gerek görürse bir yardımcı doktora eşlik edecektir. Eğer vücudunuzun içinde kontrol edilmesi gereken bir durumdan şüphelenilirse röntgeniniz çekilecektir.
PEKİYİ ACİL SERVİSTEN SONRA?
Acil servisten ayrılmadan önce sizi tedavi eden doktor ertesi gün için bir doktora gidip muayene olarak her şeyin yolunda olduğundan emin olmanızı önerecektir. Eğer dikiş atılan yada alçıya alınan bir yeriniz varsa doktor size bunların ne karda süre kalması gerektiğini söyleyecektir. Eğer daha fazla bakıma ihtiyacınız olursa doktor bir geceliğine hastanede kalmanızı önerebilir. Genellikle acil servise giden çocukların sorunları hemen çözülüp eve gönderilirler.
Acıya Hazırlıklı Olmak
Eğer parmağınızı sıcak bir ocağa değdirirseniz canınızı yakacağını bilirsiniz. Eğer önceden acının çok kötü birşey olmadığına yeterince kendinizi inandırırsanız çok fazla acı çekmeyebilirsiniz.
Yeni bir çalışmaya göreşiddetli acıya tepki veren beyin aynı zamanda acının önceden geleceğini sezerek ona göre tepki vermektedir.
Wake Forest üniversitesinden araştırmacılar yaşları 24 ile 46 arasında 10 gönüllü ile çalıştılar. Her gönüllü 20 saniye ara ile sağ bacaklarının ısısını düşürecek atış yapan aygıtalara bağlandı. Isının üç farklı derecesi vardı bunlar ılımlı orta yada bacakta acıya yol açacak düzeydeydi ancak yakma yada zarar verecek boyutta değildi.
Eğitim sırasında gönüllüler bir atışın yoğunluğu ile ısı ve ses arasındaki zamanın uzunluğunu birleştirmeyi öğrendiler. A-7 saniye ara ısının ılımlı olacağını ifade ediyordu.A-15 saniye ara ısının orta derecede acı vereceği anlamına geliyordu.A-30 saniye arkadan gelen acının güçlü olacağı anlamına gelmekteydi. Bir yada 2 gün sonra gerçek deney başladı.Beyindeki kan akışını ölçen bir alete bağlıykengönüllere 30’ar tane ısı atışlı denemeye yapıldı.
Araştırmacılar gönüllüler yüksek acı beklediklerinde beyindeki öğrenme hafıza duygu ve dokunma duyularında karmaşıklığın daha fazla olduğunu olduğunu gördüler. Bu durum gönüllüler acı hissettiklerinde çoğunlukla benzer alanlarda aktif hale geliyordu.
İlginç olan gönüllüler az yada orta derecede acı bekleyip güçlü acı hissettiklerinde % 28 yüksek acı bekleyip gerçekten hissettiklerine oranla daha fazla acı duyduklarını bildirdiler. Diğer yandan gönüller çok fazla acı beklediklerinde gerçekten çok fazla acı duymuyorlardı.
Bu yeni çalışma acı da fiziksel ve psikolojik unsurların her ikisinin de olduğunu göstermektedir. Beyinde ve zeka da acının nasıl işlevi olduğunu anlamak bilim adamlarına acının tıbbi zararlarıyla mücadele etmede doktorlara yol gösterebilir. Ve sizin tekrarlanan aşılarınız acısız olabilir.
Bilinmesi Gerekenler / Acil Servis
Eğer parmağınızı kırsanız yada ağaçtan düşseniz ne yapardınız? Ya da gece aniden rahatsızlansanız ve doktorunuza ulaşamazsanız?
Böyle durumlarda size en yakın hastanenin acil servisine gidebilirsiniz. Acil servisteki doktor ve hemşireler kırık kesik yüksek ateş gibi acil yardıma ihtiyacı olan hastalar için tüm gece çalışırlar.
Birçok acil servis iki bölüme ayrılmıştır:doktor sizi çağırana kadar oturacağınız bekleme odası ve tedavi odası. Tedavi odasında muayene olacağınız bir yatak ve ailenizin size eşlik etmesi için bir iki sandalye bulunur. Nefes almada güçlük çektiğiniz durumlarda kullanılmak üzere oksijen tüpü vardır. Ayrıca dikkatinizi çekecek buna benzer başka aletlerle de karşılaşabilirsiniz.
ACİLE GİTMEK
Aniden rahatsızlandığınızda yada kaza geçirdiğinizde aileniz sizi arabayla acil servise götürebilir fakat hastaneye çok hızlı gitmek zorundaysanız ambulans çağırabilirsiniz. Ambulanslar hastaları hastaneye daha çabuk getirirler. Ambulans aracındaki siren trafikte yolu kolayca açıp sizi kolayca hastaneye yetiştirebilir.
Acil serviste karşılaşacağınız ilk kişi hemşire olacaktır. Yaşadığınız rahatsızlığı size sorduktan sonra ateşinizi ve tansiyonunuzu ölçecek daha sonra da kalp atışlarınızı kontrol edecektir. Sonrasında doktor sizi çağırana kadar bekleme odasında oturmanızı söyleyecektir.
Doktor sizi muayene edecekailen ve seninle tedavi hakkında konuşacaktır. Eğer tekrar ateşinizin ölçülmesine veya dikiş atılmasına gerek görürse bir yardımcı doktora eşlik edecektir. Eğer vücudunuzun içinde kontrol edilmesi gereken bir durumdan şüphelenilirse röntgeniniz çekilecektir.
PEKİYİ ACİL SERVİSTEN SONRA?
Acil servisten ayrılmadan önce sizi tedavi eden doktor ertesi gün için bir doktora gidip muayene olarak her şeyin yolunda olduğundan emin olmanızı önerecektir. Eğer dikiş atılan yada alçıya alınan bir yeriniz varsa doktor size bunların ne karda süre kalması gerektiğini söyleyecektir. Eğer daha fazla bakıma ihtiyacınız olursa doktor bir geceliğine hastanede kalmanızı önerebilir. Genellikle acil servise giden çocukların sorunları hemen çözülüp eve gönderilirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder